Atlas Okyanusu’nun ortasındaki gizem, Azorlar
Avrupa uzun zamandır gözü pek gezginler için unutulmuş bir kıta olarak ikinci planda kaldı. Güney Amerika, Afrika, Asya gibi hem yeni hem popülaritesi artmakta olan destinasyonların sahip oldukları macera potansiyeli ile Eski Kıta’nın yarışması artık pek mümkün değil. Yine de, Avrupa’nın güncelliğini yitirmiş her yönüyle keşfedilmiş kıta olduğu düşüncesi kıtanın batı ucuna doğru seyahat ettiğinizde anlamını yitiriyor. İrlanda’dan değil pek çoğumuzun adını bile duymadığı, Atlas Okyanusu’nun ortasındaki gizemden, Azor Adaları‘ndan bahsediyoruz.
Yıllar boyunca saklı kalan cennet Azor Adaları
İber Yarımadasının 1400 ila 2000 kilometre batısında bulunan Azor Adaları, çok uzun zaman boyunca “saklı” kalmıştı. Bizim coğrafyamıza Karayipler’den çok daha yakın olmalarına rağmen 14.Yüzyıla dek bilinmeden, 15.Yüzyıla dek de yerleşilmemiş olarak kalan bu ada grubu 1432 yılında Portekizli yerleşimciler tarafından sahiplenildi, yani Kristof Kolomb’un Yeni Dünya’yı tesadüfen keşfinden sadece 60 yıl önce.
Hem Avrupa’nın hem Atlantik’in Hawaii’si Azorlar
Bazı açılardan adaların o zamandan bu yana fazla değişmediği söylenebilir. Şimdilerde dahi Kanarya Adaları’nın kitle turizmi çekim merkezlerinden yoksunlar, ama Atlantik’ teki kardeşleriyle önemli birşey paylaşıyorlar: volkanik kökenlerini, çünkü ortaya çıkışları 3 kıtanın – Avrasya, Afrika, Kuzey Amerika tektonik tablalarının uzun yıllar boyunca çarpışmasıyla olmuş. Azorlar pek çok açıdan hem Avrupa’nın hem de Atlantik’in Hawaii’si gibiler; okyanusun derinliklerinde kaybolmuş, kıyıları yalçın kayalıklı, nefes kesen güzellikte ve vahşi. Bu noktada havasının Pasifik Amerika’sıyla aynı olmadığını söylemek gerek – bulutlarla yağmur en az güneş kadar sık görünüyor. Ama iklimdeki bu belirsizlik adaların estetiğine ciddi katkıda bulunuyor. Sakinlerinin de söylediği gibi, Azorlar’da birgün içinde dört mevsimi birden yaşamak mümkün.
Azorlar’da keşfedecek Flores, Corvo, Terceira, Graciosa, Sao Jorge, Pico, Faial Sao Miguel, Santa Maria Adaları var
Üç farklı grupta toplanmış dokuz adadan bahsediyoruz Sao Miguel ile Santa Maria en doğudaki ikili olan Azor Adaları ; en batıdaki adacıklar Flores, Corvo “Merkez Grubu” oluşturan Terceira, Graciosa, Sao Jorge, Pico ve Faial. Bu son saydığımız beşli birkaç günde kolayca gezilebilecek, aralarında feribotla uçak bağlantılarının bulunduğu grup – gerçi tüm adaları aynı şekilde dolaşmak büyük problem oluşturmuyor. Aslında yapılması gereken tam olarak da bu, çünkü 9 adanın her biri kendi karakteriyle çekiciliğine sahip olan Azor Adaları Portekiz sömürge mirası, uçurum manzaraları, lavların pişirdiği kalıntılar, damakları şenlendiren bir mutfak, sakin plajlarla suyun yüzeyinde görünüp kaybolan zarif okyanus memelilerini seyretmenin zevki. Bunların her biri gezginlerin karşı koyamayacağı fırsatlar. Azorlar Avrupa’nın sürprizi kaçmış, keşfedecek çok da fazla şeyi artık kalmamış görüntüsüyle tam bir tezat – Okyanusun ketum koynunda kaybolmuş gizemli, davetkar bir coğrafya.