İsveç gazetesi Aftonbladet, İsveç’ten DETUR seyahat paketiyle Alanya’ya giden turistlerin paraları ödenmediği için otellerden çıkarıldığını yazdı. DETUR’dan da “Operasyonları durdurduk” açıklaması geldi.
DETUR, HALUK SEMİZ ve TURSEM
GEÇEN yıl TURSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya’nın sahibi olduğu DETUR’un ortağı ve yöneticisi olarak tur operatörlüğüne geri dönen, 2000’lerin başında iflas eden TURSEM’in iki ortağından birisi olan Haluk Semiz’in aylardır Alanya otellerine ödeme yapmadığı iddia edilmişti.
Yeni Alanya’nın söz konusu iddialara yer vermesinin ardından otellerde yaşanan mağduriyetler bir bir gün yüzüne çıkmaya başladı. İsveç gazetesi Aftonbladet’in aktardığı ve “İsveçli turistler Alanya’da otelden çıkarıldı: Şirket parasını ödemedi” başlığı ile verdiği haberde şu ifadelere yer verildi:
“İsveç’ten seyahat paketiyle Alanya’ya gelen bir grup turist, parası ödenmediği için konakladıkları otelden çıkarıldı. DETUR adlı şirket aracılığıyla gelen turistler, şirkete ulaşamadıklarını belirtti. Alanya’da DETUR adlı şirket aracılığıyla seyahat paketi satın alan İsveçli turistlerin, kaldıkları otelden ‘parasını ödemedikleri’ gerekçesiyle çıkarıldığı öne sürüldü.
Aftonbladet gazetesinde yer alan habere göre, Alanya’ya tatil için gelen çok sayıda İsveçli turist, DETUR adlı şirket aracılığıyla uçak ve otel hizmetlerini içeren paket satın almalarına rağmen otel ücretlerinin ödenmediğini öğrendi. Kendilerine otel tarafından, odaların parası ödenmediği taktirde otelden çıkarılacakları söylenen turistlerden biri gazeteye yaptığı açıklamada, “DETUR şirketinin Alanya’da bulunan yetkilisiyle yaptığım konuşmada, yalnızca ödemeyi yapmak zorunda olduğum ve şirketin yapacak bir şeyinin olmadığı söylendi. Kendimi çok kötü hissediyorum” dedi.
‘ÜCRETİ ÖDEYİN, FİŞİNİ SAKLAYIN’
Şirketten otele gönderilen mesajda ise, DETUR adlı şirketin daha büyük bir şirkete satıldığı ve bütün ticari işlemlerin durdurulduğu belirtildi. Mesajda mağdur turistlere otel ücretlerini ödemeleri ve fişini saklamaları gerektiği ifade edilerek, yeni şirketin belirli olmayan bir tarihte paraları yatıracağı kaydedildi. Geceyi başka bir otelde geçirmek zorunda kalan bir diğer turist ise, cumartesi günü İsveç’e olan dönüş bileti için de tedirgin olduğunu, bu sebeple Pegasus ile iletişime geçtiğini belirterek Pegasus’un kendisi adına ayrılmış bir biletin olmadığını söylediğini aktardı.
Ailesiyle beraber otelden çıkarıldığını söyleyen Jonny Haddad da otelde kendileri gibi 15 aile bulunduğunu ve çok tedirgin olduklarını belirterek: “ Önce ödeme yapmazsak cuma gününden önce yiyecek, içecek ve oda hizmetlerinden yararlanamayacağımızı söyleyerek bizi uyardılar. Biz de cuma günü maaş alacağımızı ve o zaman ödeyebileceğimizi söyledik.
Oteli, paralarını almadıkları için anlıyorum ama onlar da bizi anlamak zorunda, çünkü zaten seyahat şirketine ödeme yaptık” dedi.
Haddad, Alanya’daki diğer otellerde şirket tarafından mağdur edilen 50 civarında ailenin olduğunu ifade ederek, “Oteldeki ortam çok kötüydü. Herkes kızgındı ve DETUR’a ödeme yaptıklarını açıkladı. Ama otel parasını almamıştı ve bu yüzden kararlıydılar: ‘Eğer ödemezseniz burada kalamazsınız’ dediler” sözleriyle yaşadıklarını anlattı.
LISOLOTT WAGDALEN: ‘YEMEK YEMEMİZ ENGELLENDİ’
Her şeyin dahil olduğu tur paketi satın aldığını söyleyen Liselott Wågdalen ise, otel restoranında yemek yemelerinin engellendiğini belirtti. Wågdalen cuma günü İsveç’e uçak bileti olduğunu ve havaalanına gidecek otobüsün kendilerini alıp almayacağından emin olmadıklarını ifade ederek, “Bir gün öncesinden havaalanı otobüsleri için mesaj alınması gerekiyor ama çoğumuz bu mesajı almadık” dedi.
Haberde, perşembe günü DETUR şirketinin İsveççe Facebook sayfasına giriş yapılamadığı belirtilerek, çok sayıda kişinin söz konusu sayfa yoluyla şirkete ulaşmaya çalıştığı aktarıldı. Haberde ayrıca gazetenin şirketi defalarca aradığı ama şirketin kapandığı belirtilirken, aramalardan birinde ise muhabirlerin kendisini tanıtmasının ardından telefonun kapatıldığı ifade edildi.
‘SIKINTILI BİR SÜREÇTEN GEÇİYORUZ’
Konuyla ilgili Yeni Alanya’ya özel açıklamalarda bulunan, ağırlıklı olarak İskandinav pazarıyla çalışan Egzotik Tur sahibi Cengiz Topçu, “Özellikle yaşanan pandemi sürecinin ardından hareketlenmeye başlayan İskandinav pazarı için sıkıntılı bir dönemden geçiyoruz. Pazarın önemli oyuncularından DETUR’un yaşadığı bu hassas sürecin özellikle tatilleri için bölgemizde bulunan misafirlerin tatillerinin herhangi bir mağduriyet yaşamadan sona ermesi en büyük temennimiz.
Yaşanacak bu süreçte bakanlığın nasıl bir katkısı olur, bunu zaman içinde göreceğiz. Umuyoruz birkaç senede bir yaşadığımız bu tip sıkıntıları hiç bir pazarda hiçbir acentamız tekrar yaşamaz. Sonuçları itibarıyla tarafların mağduriyetinin yanı sıra bu ülke turizmi için de olumsuz bir algının ortaya çıkmasına sebep oluyor” ifadelerini kullandı.
Turizm Bakanlığı’nda dün yapılan DETUR toplantısına ilişkin herhangi bir açıklama yapılmadı. Bu toplantının sonucuna ilişkin açıklama merakla bekleniyor.
DETUR’DAN AÇIKLAMA: OPERASYONLARIMIZI DURDURDUK
İsveç merkezli Detur Global, operasyonlarına ara verdiğini duyurdu.
Konuyla ilgili yapılan yazılı açıklamada Detur Global’in, yeni yatırımcı taleplerini değerlendirdiği belirtilerek şöyle dendi:
“Detur Global olarak finansal yapımızı güçlendirmek, riskleri azaltmak, marka ve ülke imaj bütünlüğümüzü korumak ve gelecek yıllara daha güvenle bakabilmek için sonbahar döneminde yeniden yapılanma süreci başlattığımızı ve bu aylardaki operasyonlarımızı durdurduğumuzu siz değerli sektör paydaşlarına ve iş ortaklarımıza iletmek isteriz. Süreç içerisinde yaşanan tüm gelişmeleri ve ortaya koyacağımız yeni çalışma modelini turizm sektörüyle en kısa sürede paylaşacağız.”
TURSEM OLAYI NEYDİ ? NE OLMUŞTU ?
1997 Yılın sonlarında (06.10.1997) gazeteler manşetlerini “TURSEM’in turistleri perişan oldu” diye vermişlerdi.
90’lı yılların sonunda TÜRKİYE’nin incoming seyahat acentalarından biri olarak bilinen TURSEM başta Finlandiya, Almanya ve İngiltere olmak üzere Avrupa ülkelerinden gelen 10 bin civarında turistin uçaklarını ve otellerinin parasını tahsil etmiş ancak uçak ve otel ödemelerini yapmadığı için aracı olduğu hizmetler durdurulmuştu.
Charter firmalarının parasını alamadığı için uçuşları durdurması üzerine TURSEM “OPERASYONLARIMIZI DURDURDUK” açıklaması yaparak iflasını ilan etmişti.
İflasının ardından, bu firmanın getirdiği turistler sahipsiz ortada kaldı.
Dönemin prestij sahibi ve öde gelen Alman Tur operatörü Vural Öger’in sahibi olduğu, Öger Tur, TURSEM’in getirdiği, çoğunluğu Alanya’da bulunan 6 bin civarındaki turistin özellikle Almanya yolcularının dönüşünü sağlamıştı.
Öger Tur Almanya’daki mağduriyeti önlemek için kendisinin öncü olduğu destinasyondan bu operasyonları devri almış ve diğer ülkelerden gelen turistler için de o ülkeler ile iş yapan şirketlerin ve devletin devreye girmesi gerektiğini söylemişti.
TURSEM’in iflasının ardından bu şirket adına turist taşıyan SUNWAYS adlı uçak şirketinin uçuşları da durduruldu.
Olaylar esnasında TURSEM’in Alanya’da bulunan merkez bürosu saldırı ve infial ihtimaline karşı polisler tarafından koruma altına alınmıştı.
Şirket yetkilileri, iflas olayı ile ilgili konuşmaktan kaçınarak, “Şu anda görevimizin başındayız. Havaalanından otellere turist transferlerini yaptık. Geri götürüp götürmeyeceğimizi bilemiyoruz” demişlerdi.
Alanya’daki otel ve tatil köylerinin TURSEM’e borçlarını ödemesi için 15 Ekim’e kadar süre tanıdıkları öğrenildi. TURSEM’in Alanya’daki bankalarda, karşılığı olmayan çok sayıda çekinin bulunduğu belirlendi.
Bu arada Devlet Bakanı Güneş Taner’in bastırmasıyla Ziraat Bankası, Halk Bankası, Vakıfbank ve Emlakbank genel müdürlerinin, Tursem’e 30 milyon dolarlık yeni kaynak sağlayan protokolü gönülsüz bir biçimde imzaladığı belirtilirken; “asıl kararı bankaların yönetim kurulları verecek.” demişti.
Finlandiya’da batan Kymppi Matkat isimli turizm şirketini 1 marklık sembolik bir fiyatla satın alan ve Norveç, Danimarka, İngiltere, Almanya, Amerika ve Türkiye’de 11 şirketi bulunan Tursem’le bankaların genel müdürleri arasında imzalanan protokolün her bankanın yönetim kurulları tarafından ayrı ayrı onaylanması gerekiyordu.
Burada en büyük alacaklı bankalar Koçbank, Osmanlı Bankası ve Yapı Kredi. Ayrıca kamu bankalarının yönetim kurullarının da tavrı önemliydi.
Kamu bankaları Güneş Taner’in baskısıyla protokolü onaylayacak diye beklenmeye başlanmıştı. Eğer hem kamu bankaları hem de en büyük alacaklı 3 özel bankanın yönetim kurulları protokolü onaylarsa Tursem kurtulur formülü vardı.
Yapılan araştırlarda Tursem’in kendi üstüne malvarlığının olmadığını, dördü MD 83, dördü de Boeing 757 olan 8 uçağının hepsinin finansal kiralama yöntemiyle alındığı tespit edilmişti. Tespit yapanlar ilgililer, “Firmanın malvarlığı olmadığı için bankalar kredi verirken teminat da alamamış. Bu nedenle bankaların kurtarma dışında seçeneği de kalmıyor” diye konuşmuştu.
1994 yılında Ziraat Bankası New York Şubesin’den alınan 23.4 milyon dolarlık torpilli kredi
Olayla ilgili araştırmalar devam ederken bir başka haber gündeme bomba gibi düştü. “Sınıf arkadaşından torpilli kredi”
BANKALARA 55 milyon dolar borç yapan Tursem’in, 1994 yılında Ziraat Bankası New York Şubesi’nden aldığı kredinin soruşturma konusu olduğu belirlendi. Teminat mektubu vererek, krediyi açan Şube Müdürü Taner Köseler’in toplam 23.4 milyon dolarlık (yaklaşık 4 trilyon liralık) kredi nedeniyle soruşturmaya uğradığı ve Tursem’in kurucuları Haluk Semiz ve Nedim Gürbüz’le Darüşşafaka’dan sınıf arkadaşı olduğu anlaşıldı.
Yüksek Planlama Kurulu (YPK) toplantısında gündeme gelen ve Devlet Bakanı Güneş Taner ile Ziraat Bankası Genel Müdürü Yener Dinçmen’in tartışmasına neden olan kredi, 1994 yılında açıldı. YPK toplantısında 1.5 milyon dolar olduğu belirtilen ve teminat mektubu olarak verilen kredi için hiçbir yasal ipotek ya da karşılık da alınmadı.
Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü yetkilileri, teminat mektubu için hiçbir karşılık almayan Şube Müdürü Taner Köseler hakkında yapılan soruşturmanın ardından Türkiye’de hem ceza hem de tazminat davası açıldığı belirtilirken; kredi olayının Yüksek Denetleme Kurulu (YDK) raporlarına da yansıdığı belirlendi.
YDK raporuna göre, Köseler’in usulsüz açtığı kredi sadece Tursem’e açtığı krediyle sınırlı değil. Köseler’in usulsüz açtığı kredilerin miktarı 23 milyon 406 bin dolar. Köseler’in New York Şube Müdürü olarak görev yaptığı 1992 – 1994 yıllarında 33 firmaya açılan bu kredilerden bir bölümü idari takiple tahsil edildi. Ancak 7 milyon 260 bin doları tahsil edilemedi.
Müfettiş raporları üzerine Köseler, 1995 yılında kızağa alınarak genel müdürlük müşavirliğine, ardından İstanbul Bölge Müdür yardımcılığına atandı. Ancak Köseler, bu göreve başlamadı. Bunun üzerine Taner Köseler’in göreve gelmediği için bankayla ilişkisi kesildi.
Köseler’in bankadaki görevi yerine Tursem’de çalışmaya başladığı öğrenilirken; Tursem’den alacak miktarının 1.5 milyon dolar değil, 500 bin dolar civarında olduğunu Ziraat Bankası eski Genel Müdürü Salih Şevki Doruk, “1.5 milyon dolarlık batak söz konusu değil. Teminat mektubu 500 bin dolar civarındadır. Benden önceki dönemde verilmiş bu teminat mektubu. Ben göreve geldikten sonra teminat almaya çalıştım. İstanbul’da bir evi ipotek olarak aldık. Ancak yeterli değildi. Soruşturma da yapıldı. Amerika’da hukuki olarak bir takip yapamadığımız için Türkiye’de dava açtık” diye açıkladı.
“TURSEM, 1998’de devlet desteği alamadığı için iflas etti” manşetleri !
Hiç bir mal varlığı bulunmadan ve hiç bir teminat alınmadan borçlandırılan TURSEM’e yeni borçlandırma yapılması için hiç bir kurum sorumluluk alıp kefil olmadı.
Bunun üzerine “her yıl Antalya’ya bir milyondan fazla turist getiren TURSEM, 1998’de devlet desteği alamadığı için iflas etti.” haberleri yayılmaya başladı.
TURSEM’İN İRLANDA’DA KURDUĞU TABELA ŞİRKETİNDE 50 MİLYON DOLARI VARMIŞ !
23.09.2004 tarihinde Hürriyet gazetesinde Rahim Ak imzalı haberi okuyanlar şok olmuştu. Haberde Mali Suçlar Araştırma Kurulu`na (MASAK) yapılan suç duyurusunda Sekiz liseli arkadaş meğer batırmak için şirket kurmuş iddiası vardı.
1997`de en büyük ikinci turizm şirketi diye bilinen Tursem`in İrlanda`da kurduğu tabela şirketinde 50 milyon doları olduğu belirlendiği yazıyordu. Mali Suçlar Araştırma Kurulu`na (MASAK) hileli iflas yaşadığı belirlenen şirketin 9 ortağı hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.
1990`ların sonunda Türkiye`nin en büyük turizm şirketlerinden biri olarak bilinen Tursem`in batış öyküsü ilginç bir hal almıştı.
Tursem`in 1997 yılında kur farkı olarak açıklanan batışının, aslıda hileli iflas olduğu öne sürüldü. Maliye Bakanlığı Gelirler Kontrolleri`nin konuyla ilgili bir araştırma yaptığı ve araştırma sonucundan o dönem Darüşşafaka Cemiyeti iş adamlarına mensup 9 Darüşafakalıların kurduğu şirketin, yurtdışında faaliyet gösteren iştiraklerine 51 milyon dolar aktardığı belirtildi.
Maliye Bakanı Gelirler Kontrolörleri`nin konuyla ilgili bir rapor hazırladıkları ortaya çıktı. Hazırlanan rapora göre, başta Tursem`in Yönetim Kurulu Başkanı olan Nedim Gürbüz ve Darüşafaka`dan sınıf arkadaşı 9 kişinin, hileli iflas yoluna gittiği ve şirketin 50 milyon dolarını yurtdışı iştiraklere aktardığı öğrenildi. Konuyla ilgili diğer kişilerin ise, Ferit Öncel, Mustafa Erdinç Karlı, Saadettin Can, Taner Köseler, Hasan Soysal, Kazım Ercan, İzzet Tahir Edige ve Haluk Semiz olduğu kaydedildi.
İRLANDA MERKEZLİ ŞİRKETTE 51 MİLYON DOLAR !
Edinilen bilgilere göre olay şöyle gelişti: 9 Darüşşafaka Lisesi mezunu arkadaş, biraraya gelerek Tursem adında bir turizm şirketi kurdu. Tursem`in ortakları aynı zamanda İntersun Havacılık adlı bir şirket daha kurdu. Aynı kişiler bir de İrlanda`da ULB isimli bir şirket daha kurdu. Tursem`in 9 ortağının ULB ve İntersun`un yönetimin de de yer alması araştırmanın odak noktasını oluşturdu. Tursem, yurtiçinde turizm acentesi ağı olarak faaliyet gösterirken, ULB ise diğer Avrupa ofisleriyle birlikte Avrupa`dan turist getirecekti. İntersun Havacılık da bu organizasyonun taşımacılık ayağını oluşturuyordu.
PARA BİR CEPTEN BİR CEBE!
Tursem o dönem Türk bankalarından yatırımlar ve büyüme projeksiyonu çerçevesinde 49 milyon 695 bin dolar kredi kullandı. Aynı dönemlerde İrlanda`daki ULB şirketinin iflas ettirildi. Bunun üzerine de Tursem`in ULB`ye alacak davası açtı. Bu nedenle Tursem`in Türk bankalarından kullandığı kredilerin geri ödemesini, söz konusu alacak davasının sonuçlanmasını beklediği gerekçesiyle yapmadığı ortaya çıkarıldı.
Bu sırada ULB şirketinde toplanan ancak bir türlü Tursem`e aktarılamayan, 50 milyon doların şirketin 9 ortağına aktarıldığı iddia edildi. Raporda Tursem`in Türkiye`deki harcamaları için Türk bankalarından 49 milyon 695 bin dolar kredi aldığının ifade edildiği bilirtiliyor. Yine raporda 9 Daruşşafakalı`nın kendi kurdukları ULB şirketini batırdıklarının yazdığı belirtiliyor. Gelirler Kontrolörleri`nin İrlanda makamlarından ULB hakkında bilgi istendiği ancak şirketin bir bilançosunun dahi olmadığının kaydedildiği de dile getiriliyor..
KARA PARA DAVASI
Olayı araştıran Gelirler Kontrölürleri`nin hileli iflası ortaya çıkardığı ve bunu raporla Mali Suçları Araştırma Kurulu`na (MASAK) ilettiği belirtiliyor. MASAK`ın ise Şişli 5`inci Asliye Ceza Mahkemesi`nde 9 kişi hakkında dava açtığı bildirildi.
HALUK SEMİZ’DEN DİKKATİ ÇEKEN ATILIM
TURSEM’in sahibi Haluk Semiz daha sonra İskandinav ülkeleri ve İngiltere’ye odaklanan Nordco Tours’u kurdu.
Haluk Semiz’in bu şirketi kurma projesi ise oldukça ilgin bir döneme rastlıyor..
Bu tarih sonradan ortağı olacak Firuz Bağlıkaya’nın TURSAB Başkanı olduğu 26 Şubat 2018 seçim tarihinden 1 ay sonra nordcotours.se adlı isim kaydı DomainTools data base kayıtlarına göre 16 Nisan 2018 tarihinden yaratılmış.
5 Haziran 2020 tarihinde ise açılacak yeni şirketin web sitesinin barındığı servis Amerika’nın Washington/ Seattle’la taşınmış.
created: 2018-04-16
modified: 2022-10-01
expires: 2023-04-16
transferred: 2020-05-06
Registrar | Key-Systems Gmbh IANA ID: — URL: — Whois Server: — |
|
Registrar Status | ok | |
Dates | 1,641 days old Created on 2018-04-16 Expires on 2023-04-16 Updated on 2022-10-01 |
|
Name Servers | NS1.INSTRADNS.COM (has 87,606 domains) NS2.INSTRADNS.COM (has 87,606 domains) NS3.INSTRADNS.COM (has 87,606 domains) |
|
Tech Contact | — | |
IP Address | 18.172.170.46 – 545 other sites hosted on this server | |
IP Location | – Washington – Seattle – Amazon.com Inc. | |
ASN | AS16509 AMAZON-02, US (registered May 04, 2000) | |
IP History | 1 change on 1 unique IP addresses over 0 years | |
Hosting History | 3 changes on 3 unique name servers over 4 years |
25 Eylül 2020 ALANYA GAZETELERİ: Alanya turizmine altın çağını yaşatan TURSEM dönüyor.
25 Eylül 2020 tarihinden Yeni Alanya gazetesi Alanya turizmine altın yıllarını yaşattıktan sonra iflasıyla sektörü şok eden TURSEM’in eski, Nordco Tours’un yeni patronu Haluk Semiz’in, DETUR patronu Firuz Bağlıkaya ile gerçekleştirdiği işbirliğinin turizm camiasında heyecan yarattığını yazan haberi manşetten verdi.
“İskandinav pazarında önemli bir marka olan Haluk Semiz ve Nordco Tours’un, Firuz Bağlıkaya’nın sahibi olduğu DETUR ile işbirliği yaptığı haberi Alanya’da turizm camiasını heyecanlandırdı.” denilen haberde ;
‘GÜÇLERİNİ BİRLEŞTİRDİLER’
Eski TURSEM’in patronu, tecrübeli turizmci Haluk Semiz, başta İsveç, Norveç, Finlandiya, Danimarka ve İngiltere olmak üzere, tur operatörlüğü ve pazarlama faaliyetlerine yoğunlaşan Nordco Tours’u kurdu. Nordco Tours’un, İskandinav pazarında önemli bir marka olan, Firuz Bağlıkaya’nın sahibi olduğu DETUR ile işbirliği yaptığı haberi Alanya’da turizm camiasını heyecanlandırdı. Gerçekleşen güç birliğiyle hedeflerini de büyüten grubun uçuş planladığı destinasyonlar arasında başta Türkiye olmak üzere, Hırvatistan, Yunanistan, Mısır, Tunus ve Bulgaristan yer alıyor. Grup, ana pazar olarak tanımladığı Türkiye’ye yönelik hedefini de büyüttü. Geçmiş yıllarda 250 bin olan kapasitenin pandemi sonrasında 5 yıl içinde aşamalı olarak 1 milyona çıkarılması planlanıyor.
‘İSKANDİNAV PAZARI DAHA FAZLASINI HAK EDİYOR’
Yeni Alanya’ya özel açıklamalarda bulunan, TURSEM döneminde de Haluk Semiz ile birlikte çalışan Nordco Tours Alanya Bölge Müdürü Hüsamettin Yıldız “DETUR ile işbirliğimiz resmi olarak başladı. İskandinav pazarı mevcut durumundan daha fazla bu ülkede olmayı hak eden bir pazar. Eski günleri geri getirmek için de bu tür güç birlikteliklerine ihtiyaç olduğunu düşündük. Firuz Bey’in DETUR’u İskandinav pazarında gerçekten çok kaliteli bir marka. Haluk Bey’in de bu pazardaki tecrübesi yadsınamaz. Çünkü o pazarın zamanında kurallarını koyan, İskandinav pazarını Türkiye’ye açan, Türkiye’yi de İskandinav pazarına açan kişidir kendisi. Bu sebepten dolayı böyle bir birlikteliğe girmeyi planlıyorduk ve birkaç aydır görüşmelerimizi yapıyorduk. En sonunda da bu şekilde neticelendi” dedi.
‘1 MİLYONUN DA ÜZERİNE ÇIKMAYI HEDEFLİYORUZ’
TURSEM’in Alanya’ya çok para kazandırdığını hatırlatan Yıldız, “Emin olun sizler kadar biz de bir heyecanın içindeyiz. Çünkü bizim iddiamız daha önce ulaştığımız 1 milyon turist sayısına tekrar ulaşabilmek. Ben o zaman da Haluk Bey ile TURSEM’deydim. Şimdi bir de şöyle bir şey var. Alanya turizminde altın yılların geçtiği o dönemleri de yaşayan çoğu turizm yatırımcısıyla görüşmelerimiz oluyor. Bizdeki heyecan onlarda da var. Çünkü o günlerde herkes turizmden iyi gelir elde etti. Otelcilik aklında olmayan çoğu insan bu sektöre başlama kararı aldı. En güzeli de o yıllarda İskandinav misafirleri Alanya olarak çok iyi ağırladık. Buradan giden her İskandinav memnun gitti. Bu büyük operasyonlar o dönemde TURSEM ile birlikte başladı. Şimdilerde ise 500-600 bine düşen bu sayıyı, yüzde 60’lara düşen bu oranı geçmişteki yakaladığımız sayının da üzerine çekebilmeyi hedefliyoruz. İskandinav pazarı çok kaliteli bir pazar. Avrupalı misafirlerimiz çok sadık misafirlerdir. Biliyorsunuz ki Alanya’da bir otele 35 senedir gelen misafirler var. Aynı şekilde o müşteri profilini İskandinav pazarında da eşleştirmek istiyoruz” şeklinde konuştu.
‘SEKTÖRE DİNAMİZM KAZANDIRDI’
Aynı zamanda seyahat acentesi sahibi olan tecrübeli turizmci Suat Çavuşoğlu ise “TURSEM ağırlıklı olarak İskandinavya’dan uçuyordu. Daha sonra Almanya, İngiltere’ye başladı. Kendi sahip olduğu uçaklar vardı. Alanya’da çeşitli otelleri kiralamıştı. Dolayısıyla İskandinavya’da en küçük havalimanından bile dünyanın çeşitli yerlerine uçtu. Sefer düzenlenen yerlerinin arasında Dubai, Uzak Doğu, Yunan Adaları da vardı ve trafiği çok yoğundu. Türkiye’ye getirdiği rakam 1 milyon civarındaydı. Kışın da tur operasyonları yapıyordu. Kültür turları da yapıyordu. Haluk Semiz çok yoğun çalışıyordu. Çok iyi bir firmaydı. Haluk Semiz akıllı bir insan. Piyasaya tekrar sağlam bir giriş yapacak gibi görünüyor. Ne zaman başlarlar bilmiyoruz. Bu sene malum pandemiden dolayı geçti. Zaten DETUR’un Türkiye’de kendi yapmış olduğu kontratlar var. Bu gelişmenin Kuzey Avrupa’dan Türkiye’ye dinamizm getirmesini bekliyoruz. Alanya ve Türkiye için çok iyi olacağını düşünüyorum. Her iki isim de turizmi çok iyi bilen kişiler” ifadelerini kullandı.
‘TURSEM’İN ALANYA’DA ÇOK ÖNEMLİ BİR GEÇMİŞİ VAR’
TURSEM’in başarılarına da tanık olan Alanya Tarihçisi, Araştırmacı Yazar Oğuz Korum ise şunları söyledi: “TURSEM’in Alanya’da çok önemli bir geçmişi var. Alanya’da çoğu apart ve otel TURSEM sayesinde turist gördü. TURSEM Alanya’ya çok para kazandırdı. Büyük yankı uyandıran iflasın ardından, TURSEM’de alacakları kalan çoğu otelci o dönem ‘TURSEM bize çok para kazandırdı. Giden paranın hiçbir önemi yok’ mantığıyla hareket etmişti. Bu yeni gelişmenin ülkemiz ve Alanyamız turizmine hayırlı olmasını dilerim.” açıklamaları yer alıyordu.
Haberde ironi yapıldığını söyleyen bazı duayen gazeteciler olsa da, Alanya turizmine altın çağını yaşatan TURSEM’i tekrar geri döndüğü bir gerçek oldu.
Turizm Tatil Seyahat