Küba, Fidel Castro’nun ölümünden sonra da devrimci lider tarafından savunulan idealleri benimsemiş görünüyor.
Brezilyalı fotoğrafçı Mauro Pimentel’in Devrimin Başkenti Havana’dan yakaladığı muhteşem kareler…
Devrim öncesi hükümet binasının olduğu yere kadar uzanan, otellerin sıralandığı Pasea del Prado Bulvarı Havana’nın bugünkü şehir merkezini eski şehir merkezinden ayırıyor. Bugün her yaştan insan bu bulvarda buluşup sohbet ediyor, satranç oynuyor.
Boks Küba’da en çok önem verilen spor dallarından biri. Çocuklar Habana Vieja mahallesindeki Rafael Trejo Boks Okulu’nda düzenlenen bir eğitim sırasında görülüyor.
72 yaşındaki emekli hemşire Mirta Gomez “Küba hükümeti hemşire olarak insanlara yardım etme hayalimi gerçekleştirmemi sağladı” diyor. Meslek yaşamı boyunca Havana’daki merkez hastanede çalıştı. Bugün hala yeni hemşirelerin yetiştirilmesine yardım ediyor. Son hobisi ise çiçek satmak.
Kanadalılar Küba’ya gelen turistlerin en büyük yüzdesini oluşturuyor. Ancak ABD’den uçak ve gemi seferlerinin yeniden başlamasıyla bu yıl ABD’li ziyaretçi sayısında büyük bir artış bekleniyor.
Turistler Plaza Meydanı’nda eski Amerikan otomobilleriyle fotoğraf çektiriyor. On yıllarca süren ABD ambargosu nedeniyle 1950’li ve 1960’lı yıllara kadar olan araçlar uzun yıllar Kübalılar için tek seçenekti. Şimdi Koreli, Çinli ve bazı Avrupa markaları ülke pazarına giriyor. Eski otomobiller taksi olarak ve turizm için kullanılmaya devam ediyor.
Havana’da Amerikan turizminin dönüşü için binalar elden geçiriliyor. Hükümet belirli özel işlere izin verdiğinden otel ve restoran inşaatında patlama yaşanıyor. Vedado’daki bu bina pansiyon olacak. Kübalılar evlerinde yabancılar için oda kiralama konusunda ruhsat almak zorundalar (DW Türkçe).