Kolombiya’da ‘Bin Gün Savaşı’ döneminde birçok siyasi mahkumun kaldığı, 1948’de müze olarak hizmet vermeye başlayan ‘Museo Nacional’de eski tüfekler, dev demirci körükleri, mahkumların vurulduğu zincir ve prangalar gibi birçok eser sergileniyor.
Latin Amerika’nın doğal ve kültürel görülmesi gereken bir çok yere sahip olan ülkesi Kolombiya‘da Bin Gün Savaşı döneminde birçok siyasinin yattığı, avlusunda mahkumların kurşuna dizildiği, 72 yıl Cundinamarca Hapishanesi olarak hizmet veren Museo Nacional, ziyaretçilerini ülke tarihinde yolculuğa çıkarıyor.
Kolombiya’nın eski hapishane, yeni müzesi Museo Nacional
Latin Amerika‘nın ünlü ülkesi Kolombiya’nın Başkenti Bogota‘nın La Macarena semtinde yer alan Museo Nacional, penceresiz büyük duvarlarının hafif karanlıkta bıraktığı giriş kısmından geçen ziyaretçilerini, 1810’da Santa Rosa de Viterbo kasabasına düşen göktaşıyla karşılıyor.
Müzenin bir ve ikinci katlarında, içlerinde, 1985’te silahlı sol örgüt 19 Nisan Hareketinin (M-19) ele geçirmesinin ardından kanlı bir operasyonla geri alınan Adalet Sarayından kalan parçaların da yer aldığı tarihi ve siyasi olaylardan kalıntılar sergileniyor.
Hapishane olarak 72 yıl…
Paralar, demirci körükleri, eski tüfekler, çanlar, dışı ahşap kaplamalı bir ankesörlü telefon, mahkumların vurulduğu zincir ve prangalara ilaveten 3. katında sanat eserlerini barındıran müzenin en ilginç özelliği ise bir hapishane olarak inşa edilmesi ve 72 yıl boyunca bu şekilde hizmet vermesi.
Museo Nacional yetkililerinden Maria Monica Fuentes, planlaması 1850’lere kadar giden Cundinamarca Hapishanesi’nin, inşasına 1874’te başladığını ve ilk mahkumların 1878’de geldiğini söyledi.
Fuentes, 1905’te yapımı tamamlanan hapishanenin, Venezuela ve Ekvador’da eserler bırakan ve Kolombiya Meclisi’nin de mimarı olan Danimarkalı Thomas Reed tarafından yapıldığı sözlerine ekledi.
Cundinamarca Hapishanesi’nin 1946’ya kadar hizmet verdiğini belirten Fuentes, yapının, iki yıllık bakımın ardından 1948’de Museo Nacional olarak Kolombiyalılara kazandırıldığını söyledi.
Şimdiki futbol sahasında mahkumları kurşuna diziyorlardı
Fuentes, Kolombiya’da 1899 – 1902 arasında iktidardaki muhafazakarlar ve muhalefetteki liberaller arasında gerçekleşen Bin Gün Savaşı’nın hem ülke hem de hapishane tarihi için büyük önem taşıdığını belirtti.
Geçmişin hapishanesi şimdinin ulusal müzesinin Bin Gün Savaşı ve sonrası dönemini Fuentes, “Bu hapishane 19. yüzyıl sonlarında hizmete alınmış bir yapı dolayısıyla Bin Gün Savaşı’nın da bir parçasından bahsediyoruz. Bu savaş da hesaba katıldığında, buraya, Kolombiya’nın ünlü şairlerinden Julio Florez’in de aralarında bulunduğu birçok liberal siyasetçi, hukukçu ve ünlü isim mahkum olarak geldi. Ama onlar için burası bir geçiş yeri oldu, sürekli burada kalmadılar.
WTS kalitesi ve güvencesiyle Kolombiya Turları sizi bekliyor.
Savaş döneminde bu avlunun içinde kurşuna dizilerek idam edilen mahkumlar oldu. Fakat bundan sonra böyle bir idam şekli Kolombiya’da bir daha görülmedi. İç savaş öncesi mahkumların 1. katta el aletleri üretebildikleri atölyeleri vardı fakat Bin Gün Savaşı dolayısıyla bu modelden vazgeçildi.” diye konuştu.
Fuentes ayrıca, 30’lu yıllardaki hukuki düzenlemelerin ardından avluların futbol sahası olarak mahkumlara hizmet verdiğini ifade etti.
Museo Nacional’i 375 bin kişi ziyaret etti
Geçen yıl yaklaşık 375 bin, bu yıl ekim ayına kadarki sürede ise yaklaşık 270 bin ziyaretçinin geldiği Museo Nacional’i girişlerin ücretsiz olduğu pazar günleri 6 bine yakın kişi ziyaret ediyor.