Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından, Müzekart uygulamasında değişiklik yapıldı.
Daha önce 30 lira karşılığında 1 yıl boyunca bakanlığa bağlı müze ve ören yerlerine sınırsız ziyaret imkanı tanıyan Müzekart’la bundan böyle aynı müze yıl içinde ikinci kez ziyaret edilemeyecek.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürü (DÖSİM) Murat Usta, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ”Müzekart”, ”Müzekart+” ve ”Museum Pass İstanbul” adıyla 3 farklı türde kartla hizmet verildiğini söyledi.
1 Ocak 2013’ten itibaren Müzekart’ta, ”elektronik turnikeli geçiş kontrol sistemi”ne sahip müze ve ören yerlerinde yılda bir kez ücretsiz ziyaret yapabilme yönünde değişikliğe gidildiğini belirten Usta, 2008’den bu yana satılan Müzekart satış rakamının toplamda 3 milyon 630 bine ulaştığını bildirdi.
Usta, ”2012’de satılan Müzekart sayısı 843 bin 19, ziyaretini Müzekart’la gerçekleştiren kişi sayısı da 3 milyon 412 bin 573 oldu” dedi.
Rekor Topkapı Sarayı Müzesi’nde
En fazla Müzekart satışı yapılan müzenin 150 bin 766 ile Topkapı Sarayı Müzesi olduğunu belirten Usta, şöyle konuştu:
”Şu anda 54 müzemizde turnike sistemimiz var. Karttaki sınırlama da bu durumdan kaynaklanıyor. Diğer yerlerde yine sınırsız giriş özelliği sürüyor. Bunları kesinlikle ticari kaygılarla yapmış değiliz. Zaten bakanlık açısından Müzekart’ın ticari bir ürün olmadığı ortada ama kültürel varlıklarımızı da korumalıyız. Müzelerin fiziksel taşıma kapasitelerinin zarar görmemesi gerekiyor. Zaten istatistiklere göre Müzekart’ta ortalama kullanım oranı 1,8. Yani aynı ortalamada bir Müzekart en fazla iki müzeyi geziyor. Ayrıca vatandaşımıza daha geniş olanaklar sunan Müzekart+’ın öne çıkmasını istiyoruz. Müzekart+’ta sınırsız giriş imkanı devam ediyor.”
Kapadokya, Ege ve Antalya’ya özel bölgesel kartlar
Gelecek günlerde başta Kapadokya olmak üzere bölgesel kartlar yapmayı planladıklarını da anlatan Usta, ”Antalya ve Ege’deki müzeleri kapsayacak bölgesel kartlarla ziyaretçilere hizmet vermeyi düşünüyoruz. Aynı zamanda yılın Noel, bayramlar, sömestr tatili gibi özel zaman dilimleri için dönemsel kartlar da yapmak istiyoruz” dedi.
Ferdi kaza sigortası ilgiyi arttırdı
Müzekart’a getirilen sigorta sisteminin kısa zaman olmasına rağmen satışlara önemli oranda ivme kazandırdığını ifade eden Usta, şunları kaydetti:
”Müzekart daha çok seyahatle ilintili bir kart. Müzekart’a eklenen ferdi kaza sigortası vatandaşa hiçbir şekilde ek külfet getirmiyor. Oradaki sigorta primini biz üstleniyoruz. Vatandaş 30 lira karşılığında Müzekart’ı alıyor ve o andan itibaren 1 yıl boyunca başına gelebilecek kazalara karşı 10 bin liraya kadar sigortalanıyor.”
Bazı müzelerde ”randevulu sisteme” geçilebilir
Bazı müzelerin mekanlarının tarihi özellik taşıması nedeniyle fiziksel kapasitesinin çok fazla zorlanmaması gerektiğinin altını çizen Usta, Uludağ Üniversitesi’nden bir akademisyenle müzelerdeki ziyaretçi sirkülasyonunu analiz etmeye çalıştıklarını bildirdi.
Tarihi müzeler için gelecek yıl randevulu sisteme geçilebileceğini bildiren Usta, şöyle devam etti:
”Müzelerin daha ferah, daha tercih edilebilir ziyaret imkanının olduğu anlarda farklı fiyatlarla müze bileti edinmeyi olanaklı hale getirebileceğimiz bir model üzerinde çalışıyoruz. Nerelerde yoğunluk var bunları belirlemeye çalışıyoruz. Dolmabahçe Sarayı bunu başarılı bir şekilde uyguluyor. Tüm Türkiye’de buna bir anda geçmek belki imkansız ancak biz analizlerimizi tamamladıktan sonra kimsenin mağdur olmaması lazım. İstanbul artık yılda 10 milyona yakın yabancı turist ağırlıyor bu çok önemli. 2030’da bunun birkaç misli turist ağırlayabileceğimiz düşünülürse Topkapı Sarayı’nı, Ayasofya’yı büyütemeyeceğimize göre o sirkülasyonu idare edecek başka yöntemler bulmamız gerekecek.”
Bakanlığın hedefinin gelecekte bütün müzelerin ücretsiz hizmet vermesi olduğuna dikkati çeken Usta, ”Bakanlık gişe gelirlerine ihtiyaç duymayacak bütçe olanaklarına kavuşursa veya gişe gelirlerini müze içindeki mağaza, kafeterya, sergiler gibi başka kanallarla temin eder hale gelirse bu hedefe ulaşmak mümkündür. Nihai hedef budur ancak şu an bu kararı alacak noktada değiliz” dedi.
Muhteşem Yüzyıl’daki aksesuarlar müzelerdeki satış mağazalarından
Osmanlı’yı konu edinen dizilerin rüzgarının son dönemde müzelerdeki ziyaretçi sayısına da etki ettiğini kaydeden Usta, ”Özellikle Topkapı Sarayı Harem bölümünü doğrudan etkiliyor. Muhteşem Yüzyıl dizisinde kullanılan ürünlerin bazıları da müze mağazalarımızdan gidiyor. Yani dileyenler aynı ürünleri müze mağazalarında bulabiliyor” diye konuştu.